AVUSTURYA TARİHÇEAvusturya, Avrupa'da güzel futbolun ilk temsilcilerinden birisidir. 30'lu yıllarda Hugo Meisl yönetiminde kurdukları Wunderteam, Harika Takım, adıyla tanınan milli takım başarılı sonuçlara imza atmıştı. Matthias Sindelar'ın sürüklediği ekip, 1934 Dünya Kupası'nda yarı finalde İtalya'ya kaybedip 4'üncülükle yetindi. 1936'da Olimpiyat finalinde yine İtalya'ya yenilince gümüşte kaldılar. Sonrasında ise Nazi işgali uzun yıllar Avusturya'nın bir duraklama devresine girmesine neden oldu.1954 Dünya Kupası'nda beklenenin üzerinde bir performans sergileyen Avusturya yarı finalde Batı Almanya'ya yenilerek dünya üçüncüsü oldu. Bu, Avusturya futbol tarihinin en büyük başarısı olarak kaldı.1958'de ilk turda elenen Avusturya 20 yıl karanlıkta dans etti. Ne zaman ki Hans Krankl ile Bruno Pezzey'in başını çektiği müthiş bir nesil ortaya çıktı, Avusturya da yeniden dünya futbolunda kendini göstermeye başladı.1978'de sürpriz bir şekilde bir üst tura çıkan Avusturya, Batı Almanya'yı 3-2 yenmeyi başardı. Bu, onlar için bir tur atlama şansı yaratmadı ama bu sonuçla son dünya şampiyonunun elenmesine neden oldular.1982 ise Avusturya için utanç maçının oynandığı yıldı. Avusturya 4 yıl önceki kadrosunun bir benzeriyle grupta son maça çıktı. Rakip Batı Almanya'ydı ve tek farklı Alman galibiyeti iki takımı da gruptan çıkartıyordu. Farklı sonuçlarda ise Cezayir, bu iki takımdan birinin yerini alacaktı.Karşılaşmanın başında Hrubesch'in golüyle Almanlar öne geçti ve maçın gerisi "Al gülüm ver gülüm" şeklinde oynandı. İki takım da tur atladı ama futbol tarihinde bu maç pek de hayırla anılmıyor. Zaten Avusturya ikinci turda elendi.1990 Dünya Kupası'na bizim de bulunduğumuz gruptan giden Avusturya, ilk turu geçemezken 1998'de de yine ilk turdan öteye gidemedi.Polster gibi Rodax gibi Herzog gibi yıldızların futboldan kopmasıyla tam bir çöküşe giren Avusturya, 2002 Dünya Kupası finalleri için oynadığı baraj maçında Türkiye'den 2 maçta 6 gol yiyerek şansını yitirdi.